8 Ağustos 2015 Cumartesi

Biraz Huzur

ve biraz huzur çekti canı.
yanında tarçınlı kurabiyeler…
kimisi bademli bile olabilirdi hatta
çok severdi.
fakat çocukluk edeceğini düşünür, bir tane daha yemeyi beceremezdi hiçbir zaman.
hep bir çekişmeli mutluluklar yaşardı.
sınırlarda doymayı öğrenmişti.
biraz huzur ve biraz şeker çekti canı.
kahvesi şekerli olmalıydı mutlaka.
sade içenlerin o acıya nasıl katlandığını anlamayacaktı asla.
ve biraz karıştırmak istedi kitaplığını.
o çok sevdiği üzeri toz tutmuş kitabını aldı yeniden.
bu toza üflemeyi, onu odanın içinde sağa sola uçurmayı,
ardından öksürüğe kapılıp büründüğü o tok sesini çok severdi.
yine aynısını yaptı.
her zamanki gibi başladı,
dün gece seni gördüm yine karşı kaldırımda
sen zil zurna sarhoş,
haykırır gibiydi varlığın sevdiğini
rüzgar koştu peşinden
ve ben bir kez daha yetişemedim.


yine sustu.
şiirin tamamını henüz daha hiç okumamıştı.
onu buraya kilitleyen bir anı mı vardı, kimse bilmiyordu.
olsa bile bunu yalnızca tarçınlı kurabiyeleriyle paylaşacağını herkes düşünüyordu.
hala sıcak bir iki lokma daha kaldı damağında.
kahvesini kapasa mıydı ki bu defa?

yeşim turhan

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder